21 Mayıs 2016 Cumartesi

Saç Ürünleri III ~ John Frieda Ürünlerim


          Saçlarım dalgalı, kuru, elektriklenen ve kabaran bir yapıya sahip. Bir ara sürekli market boyalarıyla boyamak da kuruluğunu en yüksek seviyeye çıkarmıştı. O zaman acaba çocukluğumdan beri kullandığım klasik market şampuanları, kremleri yerine değişik bir şeyler denersem işe yarar mı diye düşünmüştüm. Bu süreçte deneyimlediğim markalardan biri John Frieda idi. Kendi saç tipime uygun bazı ürünleri hakkında gözlemlerimi paylaşmak istedim.

          John Frieda’ nın düzleştirici etkisi olan, elektriklenmeyi, kabarmayı önleyen şampuanını kullandım ve ilk zamanlar çok beğendim. Daha önce kullandığım Kerastase şampuanla etkileri aynıydı diyebilirim rahatlıkla. Saçlarımı yumuşacık ve daha az elektriklenen bir saça dönüştürüyordu. Şampuanı kullanmaya devam ederken ikinci ayın sonlarına doğru saçımda dökülme oranının çok arttığını fark ettim. Bir de saçımın kabarmasını sevmesem de kafama da yapışmasından hoşlanmıyorum; bazı nemlendirici etkili, silikonlu şampuanlarda, uzun süreli kullanımda bu kaçınılmaz son olabiliyor. Tekrar alırım ama daha doğal içerikli ve silikonsuz şampuanlarla dönüşümlü kullanmak üzere.

          Aylar sonra ekleme: Aynı markanın mucize bakım yapmayı vaat eden şampuanını şimdilerde denedim ve bu versiyonunun saçlarımı daha da kuruttuğunu söyleyebilirim. Bir daha asla almam.

          Aşağıda da markanın kullandığım saç bakım, şekillendirme ürünleri hakkındaki gözlemlerimi paylaştım.

FRIZZ EASE®% 100 PARLAKLIK VEREN SPREY:

Saçıma sıkıp sıkmadığım hiç anlaşılmıyor, bende bu ürün hiç işe yaramıyor. Ekstra ağırlaştıran vs. bir etkisi de olmadı fazla kullanımda.
















FRIZZ EASE®6 Etkili Ekstra Güçlü Bakım:

Tekrar almayı düşünmediğim ürün, çok zor bitirdim zaten.

Kullanma talimatında duştan çıktıktan sonra henüz havluyla ıslaklığını almadığınız saçınızın boylarına ve uçlarına uygulamanız öneriliyor ve bence gerçekten sadece bu şekilde biraz verim alınabiliyor. Daha hacimli ve daha az elektrikli görünüyor saçlar ama biraz. Dramatik bir değişiklik olmadı bende. Olsa da ben ıslak saça uygulanan bu tarz ürünleri sevemiyorum.

Kuru saçlarınıza uyguladığınızda elektriklenmeyi alması için bol bol uygulamam gerekiyor, bu da saçı ağırlaştırıyor; sönmesine neden oluyor saçımın ama yine de fönle birlikte günü kurtarabiliyor.

Bence piyasaya son yıllarda sürülen uygun fiyatlı serumlar saç şekillendirme, elektriklenmeyi hafifletme konusunda bundan daha başarılı.



FRIZZ EASE®BUKLE BELİRGİNLEŞTİRİCİ ŞEKİLLENDİRİCİ SPREY:

Saçlarımda dalgalar var. Ablamın saçı kıvırcık ve memnun kalmayınca denemem için bana verdi bu ürünü.

Sıvı saç spreyi gibi bu ürün, saçı sertleştiriyor ve bence hiçbir işe yaramıyor. Ne kıvırcık saçlarda ne de dalgalı olanlarda.
Beğenenler nasıl kullanıyorsunuz; ne tür bir yönteminiz var yazarsanız sevinirim, belki bir püf noktası vardır.








          Umarım benim beğenmediğim ürünlerden sizler güzel sonuçlar almışsınızdır. Bende ne yazık ki durumlar böyleydi.



Sevgiler,

Observerella 

Saç Ürünleri II ~ Ablamla bir PHYTO alışverişi…


          Daha önce Phyto’ nun phytokeratine ısıdan koruyucu spreyini kullanıp çok beğenmiştim. Benim saçlarım dalgalı, kuru, boyalı, kabaran ve elektriklenen saçlardan. Bir fıst bile saçımın yumuşacık olmasına, tülerik görüntünün beni memnun edecek oranda yatışmasına yetiyordu; daha bakımlı görünüyordu saçım.

          Zaten saça çok az miktarda sıkmak gerekiyordu yoksa saç sönüp ağırlaşabiliyordu. Şöyle söyleyeyim; kullandığım başka bir saç şekillendirici ürünü iki damla kullanıyorsam bunu bir damla. Bende böyle.

          Isı koruyucunun ısı koruma özelliğinden ziyade saça olan etkisi hoşuma gittiği için ve yine fiyatına oranla miktarını az bulduğum için bana daha uzun süre gidecek ve saçıma yaptığı iyileştirici etki günlük değil de daha kalıcı, kökten olabilecek bakım ürünlerine yönelmek istedim. Aldıklarımı eczacının da önerileriyle seçtim, deneyerek zamanla fiyatlarını hak edip etmediklerini, tekrar alıp almayacaklarımı göreceğim.

PHYTO SAÇ BOYASI:

          Saç boyasını daha önce ablamın saçında kullanmıştık, boyalar yine ona. Bu boya amonyak, resorsinol ve paraben içermiyormuş. O zaman içerik nedeniyle hamileler bile kullanıyor bu saç boyasını demişti eczacı, hamileyseniz siz yine de doktorunuza danışmayı ihmal etmeyin. Biz market boyalarındaki gibi bir iki ton koyu tutar diye düşünerek açık renk almıştık. Kutunun üzerindekine yakın bir renk tutmuştu, şaşırmıştık. Nette gördüğüm kadarıyla bu durumun tersini yaşayanlar olmuş. Bizim kullandığımız renk 5’li ve 6’lı bir renkti. Beyazlar kapanmıştı ama bir hafta sonra tekrar ortaya çıkmaya başlamışlardı. Bunu hesaba katarak istedi ablam boyaları.

Aylar sonra gelen ekleme1: Biz bunu bıraktık ve inoa' ya geçiş yaptık hep beraber. İnoa amonyaksız bir boya ve... çok iyi ya!

PHYTODEFRISANT KOLAY ELEKTRİKLENEN SAÇLAR İÇİN BALSAM:

          Şampuan sonrası ıslak saça kökten uygulanıyormuş ve durulanmıyormuş.

Aylar sonra gelen ekleme2: Ablamın saçı kıvırcık, normal ve buna bayılıyor. Bittikçe alacak. Benim saçım dalgalı, kuru ve bende pek işe yaramadı. Ben almam. 

PHYTOCITRUS RENK KORUYUCU ŞAMPUAN:

          Silikon içermeyen bir şampuanmış. Şampuanlardan tek başına çok mucize beklemiyorum elbette ama bir farkı  da olmalı. Dove marka şampuanı da beğeniyorum ama silikonlu, nemlendirme özelliği olan şampuanlar saçlarımda sönme, saç diplerimde kaşıntı yapmaya başlıyor. Arada o nedenle ya saçları daha iyi arındırdığını düşündüğüm ya / ya da silikonsuz şampuanları araya katıyorum. Genelde daha temiz içerikli şampuanlar ilk zamanlar saçımı keçe gibi yapıyor, destekleyici ürünler şart oluyor. Bakalım…

Aylar sonra gelen ekleme3: Şampuanı beğendim. Şampuan sonrası ürün kullanmama gerek kalmadı çoğu zaman ve ilk kullanımlarda da saçımı keçe gibi yapmadı. Tek kusuru fiyatı.

SUBTİL ELİXİR KURU SAÇLAR İÇİN YOĞUN BESLEYİCİ IŞILTI VEREN YAĞ:

          Yoğun besleyici ışıltı veren yağ, kuru saçlar için. Şampuandan önce, yani duşa girmeden önce, saç tellerine, uçlarına sürün, ürünün emilmesine yardımcı olmak için masaj yapın ve on dakika veya biraz daha fazla bekletin denmiş. Gece boyunca saçta durabilir diye de tavsiyede bulunulmuş sitesinde. Bu da ablama zira ben kuru yani uygulandıktan beş dakika sonra emilen, uçan yağları kullanabiliyorum sadece.  Yağ olayını sevmiyorum, temizleme işi bunaltıyor beni. Ablamın saçı da benim ki gibi boyalı ama farklı olarak kuru değil ve kıvırcık, etkilerini başka bir phyto yazısında belirteceğim.

Aylar sonra gelen ekleme4: Ablam bunu yarıladı ama işe yarayıp yaramadığını gözlemleyemiyormuş. Saçıma gizli bakım yapıyor olsa gerek diye düşünüyor. Tekrar almayacak.

PHYTOJOBO YOĞUN NEMLENDİRİCİ MASKE:

          Kuru saçlar için nem ve parlaklık veren jojoba yağı içeren maske. Alışverişimde deneme boyu ürün olarak verildi. Sitesinde şampuanlama sonrası ıslaklığı havluyla iyice alınmış saç tellerine ve uçlarına uygulayıp iki beş dakika bekletin yazılmış. Sonra da iyice durulanması gerekiyormuş. İşte bunu sevmedim.  Saçımı yıkayacağım, havluyla nemini alacağım hoop bir daha yıkayacağım. Bunlar bana göre değil pek ama haftada bir deneyeceğim ve iyi gelirse değebilir.

Aylar sonra gelen ekleme5: Bende hiçbir işe yaramıyor. Kokusundan da hoşlanmadım. 

Not: 
          Kendi internet sitesinde yazanlara göre Phyto bitkisel, hayvanlar üzerinde test yapmayan ve geri dönüşümlü malzemeye odaklanan bir marka imiş. 

       
          Sizler bu markadan hangi ürünleri kullandınız, hangi ürünleri önerirsiniz ya da önermezsiniz?


Sevgiler,


Observerella

14 Mayıs 2016 Cumartesi

Krem Farlar I ~ Mac Paint pot Painterly ve Vintage Selection



          1. Bu tip katı-krem farlar bence en iyi parmakla uygulanıyor. Parmağınızı üzerinde bir iki kez gezdirdiğinizde üst kısım ısınıp daha kremsi bir hale geliyor.


          2. Kuru göz kapaklarım var ve bunları uyguladığımda gün içerisinde ağırlık, kuruluğun yarattığı bir gerginlik hissediyorum. Başka renkleri beğensem de bir daha almayacağım.



          3. Maybelline krem farlarından biraz daha inceler; hem his hem yapı hem homojen uygulama anlamında. Henüz maybelline mat versiyonunu denemedim, deneyince ayrı bir yazı ya da güncelleme ekleyeceğim.

          4. Göz kapağımın rengini eşitleyip aydınlatacak, sür-çık bir far arıyordum. Bu amaçla painterly' i mor göz kapaklarına, soft ochre' yi kahverengi göz kapaklarına önerdiğini söylemişti makyaj uzmanı. Sarı alt tonluyum ve göz kapağımda içindeki pembelik bazen çok ortaya çıkıyor bazen az ama 
hiç bir zaman tek başına ten rengimi nötrleyecek şekilde de gözükmüyor, tek başına yakışmıyor da. İçindeki pembeliği verme oranı göz kapağı rengi değiştikçe bir miktar değişen bir şey sanırım. O nedenle almadan önce denemek iyi bir fikir. Bence ben sarı alt tonluyum bana yakışmaz demeden önce deneyin, bu rengin kendinde duruşunu beğenenler de var çünkü alt tona bakmadan. Mağazada bakmayın; daha aydınlık olan yerlerde aynaya bakın. Mac' in ışıklarında renk körü oluyorum ben. (Bence yani, gerçekten o ışıklarda pembeler bile bej geliyor gözüme.) Sonuç olarak mecburen aldığım amaçla değil de farklı farlarla bir arada daha farklı makyajlar için kullanmaya devam ediyorum.


           6. Vintage Selection günlük hayatta benim kullanmak istemeyeceğim kadar simli, sadece metalik değil; sim sim. Rengi göz kapağımda belli olmuyor, aydınlatıcı gibi duruyor... Üzdü zira ambalajında umut vaat ediyor.



Böyle benim gözlemim, sizler neler önerirsiniz; hangi krem farları kullanıyorsunuz?

Sevgiler,

Observerella

11 Mayıs 2016 Çarşamba

Allıklar I ~ Clinique Cheek Pop Allık Ginger Pop


          Bu allığın yapısı Clinique’ in klasik serisindeki toz allıklarla aynı değil. Kolay dağıtılıyor yanakta, ister hafif ister yoğun bir renk görüntüsü elde edebilirsiniz, üst üste uygulayınca renk yoğunlaşıyor. Ben hafif kızarmış yanak görüntüsünü sevdiğim için hafif uyguluyorum.

          Rengi tanımlamak çok zor; ben sarı alt tonlu açık buğdayım ve uzun uzun aradığım doğal, sağlıklı görüntüyü veriyor bana.



          Mat bitişli değil, satin ya da metalik de diyemem. Sürdüğünüz yer sağlıklı ve ışıldayan bir cildin görünümüne kavuşuyor diyebilirim.  Çok yakından bakınca içinde minik minik simler görülüyor ama bunlar yanakta belli olmuyor, yapay veya kötü durmuyor.

          Ambalajda 3.5 gr ürün var ve piyasadaki diğer allıklarla karşılaştırınca biraz az.

          Yine de gözüm kapalı tavsiye edebileceğim bir allık!


          Not: Ben kendi sitesinden 100 tl’ ye almıştım, şimdi ekstra bilgi var mı diye sitesine baktım ve 80tl’ ye indirmişler fiyatını. İndirimli değil, sabit fiyatı artık bu sanırım. Bu bana ufak bir şok yaşattı, o zaman neden en başında daha yüksek fiyattan satıldı? Neyse en azından siz yararlanırsınız. 

5 Mayıs 2016 Perşembe

Tırnak Ürünleri II ~ Mavala Mini Color Oje (202 music hall)


          Markanın bu yazıda değindiğim mini color oje serisinde toluen, fitalat, formaldehit, kolofan, paraben yokmuş, tırnağın nefes almasına izin veriyormuş. Kullanmadan önce çalkalanması önerilmiş.

          Oje ince fırçalı, sürdükten sonra tırnaklarda kuruması çok uzun süren ojelerden. Üst cila (top coat) sürdüğümde o günü çıkarabildim ama akşam uçlardan hafif hafif  soyulmaya başladığı için silmek zorunda kaldım. Üst cila sürmediğimde tırnağın aldığı her darbeyi gösterdi, uçlardan kötü bir şekilde açıldı. Bir de tırnağımın çarptığı her yeri kırmızı kırmızı çiziyor. Bir çok koyu renkli ojede bu olay var ne yazık ki... Yani sonuç olarak ben tavsiye edemeyeceğim.



          Tırnak fotoğrafı koyamıyorum zira görüntüyü bir türlü beğenmedim.

          Not: Hamile olan bir arkadaşıma doktoru saç boyası gibi ojeyi de önermediğini söylediğinde biraz bu konuyu kurcalamıştım. Oje neden zararlı olabilir ki diye merak etmiştim. Toluren, formaldehit ve fitalat solunması, deri ile direk teması uzun vadede sağlığı tehdit edebileceği söylenen ama hayatımızda pek çok alanda, pek çok yerde karşılaşabileceğimiz maddelermiş; ojelerin çoğunda üçü birden bulunuyormuş. Nette bu konudaki yazılarda, ojeleri üreten firmaların sayfalarında gezildiğinde, bu üç maddeyi içermeyen bir çok marka olduğu görülüyor. Mavala’ nın bu oje serisinde de yok bu içerik maddeleri. Tabi daha doğru ve kapsamlı bilgiyi içerik konusunda uzman olan insanlardan almak daha doğru olur. 

3 Mayıs 2016 Salı

Tırnak Ürünleri I ~ Mavala Tırnak Sertleştirici (MAVALA SCIENTIFIQUE)



          Bilgi: Tırnakları güçlendirip sağlığına kavuşturmayı vaat eden, su gibi bir kıvamı olan, şeffaf mavi renkte, formaldehit içeren, 5ml’ lik bir ürün. Temiz ve ojesiz, herhangi bir ürün uygulanmamış tırnağın uç kısmına sürüp bir dakika ürünün emilmesini beklemek gerekiyormuş. 

 

          Sadece tırnağın serbest kalan kenarına sürülmesi öneriliyor. Oje veya alt cila gibi tüm tırnağa uygulanmıyor. Deri sertleşmesi problemini önlemek için asla kütiküllere, tırnak altlarına ve deriye uygulanmaması gerekiyormuş; temas ederse ıslak bir pamukla silin deniyor. Hatta kutusunda tırnak etlerine mavala tırnak eti koruyucu sürün vs. yazılmış.

          Tırnak güçlenmeye, sağlığını kazanmaya başlayana dek haftada maksimum iki kez, daha sonraları gerek kalırsa ayda iki, üç kez kadar uygulayın deniyor. Buradaki bilgileri aşağıya linkini bırakacağım kendi internet sitesinde okudum, ürünü satan bazı sitelerde ise uygulama sıklığı 1. ay haftada 1 kez, 2. ay 15 günde 1 kez, 3.ay ve devamında ayda 1 kez olarak belirtilmiş. (Ürün bilgisine dair çeviri hatası yaptığımı düşünürseniz lütfen yorum bırakın.)


          Gözlem: Uzun süre çamaşır suyu gibi temizleyicilerle haşır neşir olduğumda ve/veya günlerce üst üste oje sürüp tırnaklarımı havasız bıraktığımda tırnak uçlarımda kırılma ve kopma problemi yaşıyorum. Bu ürünü iki hafta önce bir kez kullandım ve sürdüğüm anda tırnaklarımın sertleştiğini gördüm. Bu iki haftada deterjan, oje moje kullanımına aynı şekilde devam ettim ve tırnaklarım hala sert ve soyulma, kopma yok. 

          Yine de benim gibi tırnak konusunda çok dertli değilseniz pek gerekli olmayan bir ürün diye düşünüyorum; bunun yerine düzenli olarak kremlerle, limonla vs. bakım yapıp daha uzun sürede belki yine aynı sonucu alabilirdim. Denemek istedim, açıkçası daha kısa sürede sonuç almak istedim…  ya da bilirsiniz insan bazen çok sıkkınken alışveriş yapmak için alışveriş yapabiliyor. Tırnakları çok güçsüz, uçları sürekli kırılan, soyulan insanlar için denenecek iyi bir alternatif olabilir. 


          İçerik listesine ek olarak kutunun üzerinde de formaldehit bulunur yazması, ürünü uygularken etlere bulaşmaması hakkındaki ısrarlı uyarılar da ürünü kullanma konusunda beni strese soktu.


Mavala internet sitesi: http://www.mavala.com


Sevgiler,

Observerella